Neydik, ne olduk… Neydik, ne olduk…
1943 yılında ilçemiz yerleşim bölgesinin dışına kurulan Mustafakemalpaşa Orman İşletme Müdürlüğü, o günden bugüne aynı yerde faaliyetini sürdürmekte. Şimdi ise işletme ilçenin tam göbeğinde. 6-7 ay öncesine kadar inanın işletmenin önünden geçmek istemiyordum. Nedeni ise işletmenin önündeki bahçenin bakımsızlığı ile birlikte görüntü kirliliğinin had safhada olmasıydı. Yanılmıyorum değil mi? Bundan önce görev yapan müdürleri de kınamak istemiyorum. Belki işlerinin çoğunluğundan olsa gerek bahçe ile ya ilgilenmediler ya da nasıl bulduysam öyle gitsin diyerek bahçe düzenlemesine bir türlü el atmadılar. Ta ki; İzmir Orman İşletme Müdürlüğünden ilçemiz Orman İşletme Müdürlüğüne atanan Fatih Öztürk gelene dek. Önce bahçe düzenlemesine el attı müdür Fatih bey. Atatürk Büstünü kaldırınca da Mustafakemalpaşa’da çok bilmişler var ya kıyameti kopardılar ‘’Vay sen nasıl Atatürk Büstünü Kaldırırsın?” diye. Hatta gazetemizin köşe yazarlarından birini gece yarısı arayıp ta büstün ne olduğunu soran bile oldu. Ver yansın eden bey’lere soruyorum. Sizler hiç çamların altında olan Atamızın Büstünü yakından gördünüz mü? Tabii ki hayır. Ben gördüm ahkam kesen beyler. Atatürk’ümüzün büstü kargaların dışkılarından tanınmayacak haldeydi. Ya şimdi? Evet o veryansınları yapan beyler, lütfen hava kararınca, aracınızla veya ailenizle birlikte Orman İşletme Müdürlüğünün önünden geçerken sağ tarafınıza bir bakının. Bakın ve 77 yıldır göremediğimiz o muhteşem görüntüleri görün. Evet Ata’mızın büstü yerinden kaldırılmış ama Muğla’daki el sanatları ustalarının                                             mozaikten yaptığı tablosu pırıl pırıl, ışıklar arasında karşınızda. Bahçede ayrıca aydınlatma cihazlarıyla ülkemizde kutlanan önemli günlerin işletme duvarına yansıtıldığını göreceksiniz. Lütfen, hava karardığında işletmenin önünden bir geçin ki ne denli haklı olduğumu görün. Ben şahsım olarak İşletme Müdürümüz sayın Fatih Beyi gönülden kucaklıyorum. Çünkü işletmenin yanından geçerken o görüntü kirliliğini görmemek için bir başka tarafa bakarken şimdi ise ağır adımlarla o muhteşem bahçenin güzelliğinin yanından gururla geçiyorum ve diyorum ki, diyoruz ki, işte Orman İşletme Müdürlüğünün Bahçesi bu olmalı. *** Sen ne belamışsın be korona virüs. Tüm dünyadaki insanlara peçe taktırdığın yetmiyormuş gibi, bir de evlerimize kapattın bizleri. Oysa sen, o memleket benim, o şehir, o ülke benim gezip duruyorsun. Seni esefle kınıyorum sayın virüs bu yaptığın  adalet mi? Hadi bir an önce atta git, git de benim canımı da daha fazla sıkma. *** Küçücük Bir Tavsiye Bazen gülüyorum Kemdi, kendime Hal ve hareketlerini görünce Kur mu yapıyorsun, yoksa cilve mi? Belli değil?...   Oysa o yapmacık Hareketlerin var ya, Hani Kur mu desem Yoksa Cilve mi? Biraz gerçeklerden uzak, Uzak gibime geliyor bana…   Sana bir acizane tavsiyem İster uy, ister uyma be güzelim. Bir kurs al Eğitim kurumlarından….   Mesela Halk Eğitim Merkezi Diksiyon kursu veriyor Bir, iki haftacık gidiver. Git de, Konuşmanın Nasıl konuşulacağını öğren. Ve belki de Virgilü, Ünlemi, Soru İşaretini Noktanın nerede kullanacağını öğrenmiş olursun.   Ve bir de cilve ne zaman, Kur ne zaman yapılır Bir de bunu öğren Ela Gözlüm, Gül Yüzlüm….   Cahil kalmayasın diye Küçücük bir tavsiyem sana Bu tavsiyemi sakın göz ardı etme Kıymetimi bil, Ben herkese tavsiyede bulunmam çünkü…

Editör: Haber Merkezi