CHP ve AK Parti arasında karşılıklı açıklamalarla fitili ateşlenen tartışmalara İYİ Parti’de katılırken, eğitimciler, ‘baskı ve sansür’ iddialarını yaptıkları basın açıklamasıyla yineledi.
CHP Başkanı Gökhan Demir, Milli Eğitim Müdürü Veysel Çalık’ın ‘siyasi baskı’ altında kalarak televizyonu kaldırdığını söylerken, AK Parti ise iddiaların asılsız olduğunu açıkladı.
Öğretmenevi bahçesinde bir araya gelen öğretmenlere CHP Bursa Milletvekili Orhan Sarıbal da destek verirken, yapılan eylemde uygulamadan geri adım atılması çağrısında bulunuldu.
Mustafakemalpaşa Öğretmenevi’nde emekli öğretmenlerin Halk TV, NOW ve Sözcü TV gibi muhalif kanalları izlemesinin yasaklandığı ve yalnızca TRT yayınlarının izlenmesine izin verildiği iddiaları büyük tepki çekerken, CHP ve AK Parti arasında gerilime neden olan olay üzerine siyasi parti ve eğitim sendikaları basın açıklaması yaptı.
Gündem oluşturan tartışmaların fitili, CHP Başkanı Gökhan Demir’in açıklamasıyla ateşlendi.
Demir, Milli Eğitim Müdürü Veysel Çalık’ın, iktidar baskısı altında kalarak Öğretmenevi’ndeki televizyon kumandasını önce kısıtladığını, ardından da televizyonu tamamen kaldırttığını öne sürdü. Yaşananları ‘sansür ve keyfi uygulama’ olarak niteleyen CHP Başkanı Gökhan Demir, televizyonun
48 saat içinde yerine konulmadığı takdirde eylem yapacaklarını kaydetti.
AK PARTİ İDDİALARI YALANLADI
Öte yandan salondan kaldırılan TV’nin olduğu yere asılan yazıda, ekranın onarım için söküldüğü belirtilirken, bu kez de AK Parti kanadı açıklama yaptı.
AK Parti Mustafakemalpaşa Teşkilatı, Gökhan Demir’i ‘asılsız’ ifadeler kullanmakla suçlarken, ‘toplumu ayrıştırmak, halkı kışkırtmak ve toplumda derin yaralar açmak’ sözleriyle eleştirdi. Açıklamada,
AK Parti Başkanı Mutlu Turgut ve Milli Eğitim Müdürü Veysel Çalık’ın hedef alınması kınanırken; “Öğretmenevi yönetiminin, arızalanan televizyonu tamir için söktürmesi farklı mecralara çekilmektedir. Kamu kurumlarının dimdik arkasındayız. Toplum nezdinde tavsiyemiz, bu ucuz ayak oyunlarından vazgeçilmesidir” sözlerine yer verildi.
‘ASIL DERDİNİZ EĞİTİM OLMALI’
Tartışmalara konu televizyonun aradan geçen süre içinde yerine konmaması üzerine harekete geçen CHP Teşkilatı, eğitim sendikaları ile birlikte Öğretmenevi bahçesinde bir basın açıklaması yaptı.
CHP Bursa Milletvekili Orhan Sarıbal, CHP Başkanı Gökhan Demir, İYİ Parti Başkanı Adnan Akın, Eğitim-İş ve Eğitim-Sen temsilcileri ile birlikte, belediye meclis üyeleri ve öğretmenlerin de katıldığı eylemde, Milli Eğitim Müdürlüğü’ne çağrı yapıldı.
Köy Enstitüleri’nin kuruluş yıldönümünde böyle bir olayla gündeme gelmekten üzüntü duyduklarını belirten CHP Başkanı Gökhan Demir, önce muhalif kanalların izlenmemesi için öğretmenlerin elinden kumandanın alındığını sonrada televizyonun ortadan kaldırıldığını belirtti.
Eğitimin daha öncelikli sorunları olduğunun altını çizen Demir; “Milli Eğitim Müdürü’nün derdi eğitim olmalı. Öğretmenlerin hangi kanalı izleyeceğini değil, Lalaşahin Ortaokulu’na gönderilen Kız Meslek Lisesi öğrencilerinin uğradığı tacizlerin önüne geçin. Hala, ilkokul öğrencilerinin aynı sınıfta, tek öğretmenle okutulduğunu biliyoruz. Bu kurumlarda siyaset olmamalı. AK Parti Başkanı ‘devlet kurumlarının arkasınayız’ diyor, biz de bu devletin bir vatandaşıyız, biz de kurumlarımızın arkasındayız. İstemediğimiz tek şey, devlet kurumlarında siyaset yapılmamasıdır. Televizyonun gerçekten arızalı olduğunu düşünüyorsanız ve paranız yoksa ben hemen bir televizyon göndereceğim. Bu süreç biran evvel çözüme kavuşturulmalı” diye konuştu.
‘ÇAĞ DIŞI UYGULAMA’
İktidarın son dönemde proje okullarında görev yapan nitelikli öğretmenleri tayin ederek mağduriyete sebep olduğunu belirten İYİ Parti Başkanı Adnan Akın ise konuşmasında, Milli Eğitim Müdürü’nün de keyfi uygulamalarla öğretmenler huzursuz ettiğini kaydetti. Akın; “Bu çağ dışı uygulamaların karşısında, eğitim emekçilerinin yanındayız” dedi.
‘HAKSIZLIKTAN GERİ ADIM ATILMALI’
Eğitim-İş Temsilcisi Çağdaş Yalvarmış ise yaşananları trajikomik olarak değerlendirirken, Milli Eğitim Müdürü’nün, RTÜK görevlisi gibi yanlı ve taraflı kararlar alarak ayrışmaya neden olduğunu ifade etti.
Yalvarmış; “Bazı kanalları sansürleyerek belirli bir kesimin müdürü mü olduğunuzu belirtmek istiyorsunuz” sorusunu yönelttiği Milli Eğitim Müdürü Veysel Çalık’a uygulamadan geri adım atma çağrısı yaptı.
Eğitim-Sen Temsilcisi Seyit Ali Geçici de öğretmenlerin elinden kumandayı alarak çözüm arayanların zorbalık peşinde koştuğunu söylerken; “Özür dilenerek televizyonu yerine koymalarını tavsiye ediyorum” dedi.
‘OTORİTER REJİMİN YANSIMASI’
Mustafakemalpaşa’da ‘organize bir kötülük’ yaşandığını belirterek, yukarıdan aşağı estirilen otoriter rejimin bir yansımasının vuku bulduğunu söyleyen CHP Bursa Milletvekili Orhan Sarıbal da konuşmasında; “Bir öğretmen, meslektaşının hukukunu ve demokrasi hakkını engelleyemez. Ya Türkiye Cumhuriyeti’nin Milli Eğitim Müdürü olursunuz ya da gün gelir devran döner hesap verirsiniz. Bu tutumu kınıyor, televizyonunun iadesini istiyoruz. Öğretmenlere yapılan her kötülük, bu ülkenin geleceğine yapılmıştır” ifadelerini kullandı.
Polisin güvenlik önlem aldığı eylem, katılıcıların slogan atmasıyla olaysız sona erdi.