6 Ağustos 1945 sabahı Enola Gay isimli bombardıman uçağı Little Boy (Küçük Çocuk) lakaplı tarihin ilk atom bombasını Hiroşima üzerine bıraktı. Yaklaşık 45 saniye sonra infilak eden ve alev topu haline gelen bombanın ardından Japonya’da hayat hiçbir zaman eskisi gibi olmadı.
On binlerce kişinin hayatını kaybettiği ve kalanların yıllar içinde pek çok hastalığa yakalandığı Hiroşima’da trajediye tanık olan binlerce çocuk vardı. İşte o çocuklardan birinin, lösemiye yakalanarak hayata veda eden Sadako Sasaki’nin acı ve umutla dolu kısacık hayat hikayesi…
Tedavi gördüğü hastanede Sadako Sasaki’yi yakın bir arkadaşı ziyaret etti ve anlattığı kağıttan bin turna kuşu efsanesiyle ona umut verdi. Efsaneye göre, hasta biri kağıttan bin tane turna kuşu yaparsa iyileşebilirdi.
Yakın arkadaşı yanında getirdiği kağıtla Sadako Sasaki için origami turna kuşu yaptı ve başucuna koydu. Ardından eski bir Japon efsanesinden bahsetti. Kağıttan bin tane turna kuşu yaptığında iyileşebileceğine inanan Sadako Sasaki umutla doldu ve bir an önce kağıtları katlamaya başladı.
Ama Sadako Sasaki’nin ömrü bin tane turna kuşunu katlamaya yetmedi… Hastanede kaldığı süre boyunca tam altı yüz kırk dört turna kuşu katlayarak kendine umut ışığı arayan Sadako Sasaki, 25 Ekim 1955 günü hayata veda etti.
Katladığı her turnayla konuştuğu ve “Kanatlarınıza huzur yazacağım, böylece tüm dünyada uçabileceksiniz” dediği iddia edilen küçük kızın eksik kalan üç yüz elli altı turnasını arkadaşları yaptı ve tüm turnalar onunla birlikte toprağa verildi.
O günden sonra turna kuşu barışın ve nükleer silahsızlanmanın sembolü haline gelirken, Sadako Sasaki de direnişin simgesi oldu. Hiroşima ve Seattle’daki parklara Sadako Sasaki’nin turna kuşuyla birlikte heykeli dikildi.
Her yıl 6 Ağustos Evrensel Barış Günü’nde dünyanın dört bir yanındaki çocuklar tarafından kağıttan turna kuşları yapılıyor ve origamiler Hiroşima’ya, Sadako Sasaki’ye gönderiliyor.
Binlerce çocuk gibi trajediye şahit olan ve amansız bir hastalıkla kısacık yaşamına veda eden Sadako Sasaki’nin hayatı filmlere ve kitaplara konu oldu.
Hakkında yazılan Sadako ve Bin Turna Kuşu kitabı dünyanın dört bir yanında olduğu gibi ülkemizde de çok sattı.
Farklı iddialar olsa da, Sadako Sasaki'nin Nâzım Hikmet'in Kız Çocuğu şiirine esin kaynağı olduğu düşünülüyor. "Çocuklar öldürülmesin, şeker de yiyebilsinler" yazmıştı usta...
Kapıları çalan benim, kapıları birer birer.
Gözünüze görünemem, göze görünmez ölüler.
Hiroşima’da öleli oluyor bir on yıl kadar.
Yedi yaşında bir kızım, büyümez ölü çocuklar.
Saçlarım tutuştu önce, gözlerim yandı kavruldu.
Bir avuç kül oluverdim, külüm havaya savruldu.
Benim sizden kendim için hiçbir şey istediğim yok.
Şeker bile yiyemez ki kâat gibi yanan çocuk.
Çalıyorum kapınızı, teyze, amca, bir imza ver.
Çocuklar öldürülmesin, şeker de yiyebilsinler.
İnsanlığa umut dolu bir miras bırakan ve kısacık yaşamıyla tüm dünyayı derinden etkileyen Sadako Sasaki’yi minnetle anıyoruz. Teşekkür ederiz minik kız çocuğu, huzur içinde uyu…
Kaynak: onedio.com