“Çıraklığını yapmadığın işin ustası olamazsın” “Çıraklığını yapmadığın işin ustası olamazsın”
Merhaba İbrahim Bey. Sizi Tanıyabilir Miyiz? Merhaba. 01 Ocak 1965 Mustafakemalpaşa, Şevketiye Mahallesi doğumluyum. Esnaf çocuğuyum. Tuğba ve Talha adında iki çocuğum var. Çalışmayı seven ve çalışarak mutlu olan birisiyim. Tatlı Hikayeniz Nasıl Başladı? Babam, uzun bir süre otomobilcilik ve oto yedek parçacılığı yaptı. 1982 yılında Mustafakemalpaşa Küçük Sanayi Sitesi’nin açılması ile birlikte buradaki merkez lokantasını işletmeye başladı. Böylelikle gıda sektörüne de girmiş olduk. Babamın işlerinin yoğunluğundan dolayı ortaokuldan sonra eğitimime devam etmeyerek, babama yardımcı olmaya başladım. Çok genç bir yaşta ticarete atıldım. Sanayi sitesindeki lokantamızda çok geniş müşteri kitlemiz vardı. Mustafakemalpaşa Peynir Tatlımızı da kendimiz üreterek müşterilerimize sunmaya başladık. İlk üretim buradaki lokantada başladı ve buradan günümüze kadar başarılı bir hikayeyi de yaratmış olduk.   Lokantadan Milyonluk Yatırıma Geçen Süreçte Neler Yaşandı? Ülkemizin ekonomik refah düzeyinin artmasıyla birlikte dışarıda yemek yeme alışkanlığı çoğaldı. Köyden sanayiye göç ile birlikte fabrikaların çalışanlarına yemek sunma ihtiyacı doğdu. Catering sektörü de bu sayede gelişmeye başladı. Biz de bu yıllardan itibaren imalatımızı Mustafakemalpaşa Peynir Tatlısı’na yoğunlaştırdık. 1984 yılında başlayan tatlıcılık hayatımız, 1987 yılında Güllüce Köyü’nde kurduğumuz 2000 metrekarelik bir alan içerisindeki 200 metrekarelik kapalı alanda devam etti.  Güllüce’deki yere geçerek tamamen bu işe odaklanınca, ben de ailem ile birlikte bu alana yöneldim ve aslında tam olarak tatlıcılık hikayemiz burada başladı. Burada iyi bir ivme yakaladık. Üretim için kapalı alanımız 1500 metrekareye kadar çıktı. Ve Organize Sanayi Bölgesi İle Büyük Bir Yatırıma İmza Attınız. 2008 yılında kardeşim Yalçın Dırakman ve 2010 yılında Abaza lakabıyla anılan babam Basri Dırakman’ı kaybettik. Bu dönemlerin ardından, 2011 yılında Organize Sanayi Bölgesi’nde şu anda da faaliyetlerimizi sürdürdüğümüz yatırımımızı yaptık. Yerin planlanması ve proje süreci ile birlikte 2015-2016 yılında üretime başladık. 12 bin metrekarelik alan içerisinde 3 bin metrekarelik kapalı alanda üretimlerimizle faaliyetlerimize devam etmekteyiz. Önceki yıllarda hem marka hem şirket ismi olarak kullandığımız KemTat markasını OSB yatırımı ile birlikte Dırakman Sütlü ve Unlu Mamuller LTD. ŞTİ. İsmi altında sunmaya başladık. Buradaki tesisimizin yanı sıra İstanbul’da dağıtım ve pazarlama yapan Tatseli Tatlıcılık adında bir firmamız var. Ürünlerimizi bu şirket üzerinden pazarlıyoruz. Türkiye’nin dört bir yanına gönderdiğimiz Mustafakemalpaşa Peynir Tatlısı’nın yanı sıra ürettiğimiz şekerpare, kalburabastı, telkadayıf ve höşmerimi müşterilerimizin beğenisine sunuyoruz. Mustafakemalpaşa Peynir Tatlısı’nın İhracattaki Yeri Ne? Türkiye dışında Avrupa ülkelerine yönelik ihracatımızı Tatseli Tatlıcılık üzerinden gerçekleştiriliyoruz. Şu anda tesisimizde yıllık 2 milyon litre süt işliyoruz. OSB’de yatırım yapan 3. Mustafakemalpaşalı firmayız. Doğup büyüdüğümüz topraklara yatırım yapmanın mutluğunu ve gururunu ailece yaşıyoruz. İnsanın doğduğu topraklara karşılığını verebiliyor olması, insanın çalışmalarında motivasyonunun artmasını sağlıyor. İşletmemizde 30 kişiye direkt istihdam sağlıyoruz. Endirekt olarak ise 300 kişiye dokunuyoruz. Üretimimizin yüzde 70’i kadarını İstanbul pazarlama şirketimiz kanalıyla pazarlıyoruz. Dünyanın farklı yerlerinde yaşayan vatandaşlarımıza Mustafakemalpaşa Peynir Tatlısı’nı gönderiyoruz. Almanya, Hollanda, Belçika, Fransa, Tunus, Libya, Cezayir, Türki Cumhuriyetler ve Amerika Birleşik Devletleri’ne ihracatımız var. Bu ülkelerde ürünün tüketimi noktasında ise oradaki halktan ziyade Türk nüfusu etkin. Özellikle fabrika gibi büyük yatırımların mutfaklarına satış ve pazarlama yapıyoruz. İşiniz Dışında Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Olarak Görev Aldınız. Bu Dönemler Size Neler Kattı? 2013 yılında Mustafakemalpaşa Ticaret Ve Sanayi Odası seçimlerinde oda başkanlığına seçildim. 5 yıl başkan olarak görev yaptım. Mustafakemalpaşa’ya bu şekilde hizmet etmek de nasip oldu. 5 yıllık görev dönemi sonrasında 2018 yılı itibari ile oda yönetiminde, Meclis Başkanı olarak görev almaya devam ediyorum. Bunun yanı sıra yaklaşık 4 yıl Mustafakemalpaşaspor profesyonel 3.ligde top koştururken yönetim kurulunda görev aldım. Spora da bu anlamda desteklerimiz oldu. Üretimlerinizde Teknolojiyi Yakından Takip Eden Firma: Dırakman Sütlü ve Unlu Mamuller LTD. ŞTİ Özellikle teknolojiyi takip etme noktasında mütevazı değilim. Mesleğimi severek yapıyorum ve çok emek veriyorum. Her gün saat 04.30’da işimin başındayım. İşimi geliştirmek, teknolojiyi takip ederek işimize entegre edebilmek adına sürekli çalıştım. Kendimi geliştirmek adına Avrupa’da gıda ve gıda ekipmanlarıyla ilgili gitmediğim fuar kalmadı. Bazı fuarlara 3-4 kere gittim. Avrupa’dan Amerika’ya kadar fuarlara ve etkinliklere katılarak hem fuarları takip ettim hem de buralardaki kültürü yakından tanıyarak bunları işime yansıtmaya çalıştım. Gıdada bir hedefim var. Yerel bir ustanın ürettiği makine ile yaptığımız tatlı üretimini özel makinelerde el değmeden kontinü tam otomatik bir şekilde üretim hedefliyorum. Üretim noktasında Sanayi 4.0’ı yakalamayı hedefliyoruz. Şu anda üretimde otomasyon noktasında yüzde 60’lık durumdayız. Hedef ise tamamen otomasyon sistemi ile üretebilmek. OSB’deki bu yatırımı yaparken, Tarım ve Kırsal Kalkınmayı Destekleme Kurumu’na (TKDK) yerel ürünler kategorisinde 2015 yılı itibari ile başvuru yaptık. Bu başvuru onaylandı ve TKDK IPARD projelerinden destekler alarak projelerimizi yaptık. Türkiye’deki gıda üreten firmaların modernleşmesine destek veren bu program sayesinde biz de projemizi sunarak hibelerden yararlandık. Bölgesel ve Türkiye Genelindeki Üretim ve Ekonomide Sizce Neler Eksik? Özellikle mermer literatürüne Kemalpaşa beyazı olarak giren mermerimiz ve Ovaazatlı toz biberi, Çeltikçi  közlemelik yağlı biberimiz gibi ön plana çıkan ürünlerimiz var. Fakat bunları katma değersiz bir şekilde satmamız ilçe ve ülke ekonomisine katkı sağlamıyor. Gerek biber, gerek mermer gibi farklı ürün gruplarını işleyip, katma değerini arttırıp satmalıyız. Böylece bölgeler özelliklerini ön plana çıkararak, bölgesel olarak kalkınma sağlanabilir. Mustafakemalpaşa’mız bu aşamada verimli ve mutlaka değerlendirilmesi gereken yerlerden birisidir. Mustafakemalpaşa tatlısı da bu kapsam dahilinde. Ne yazık ki Türkiye’de ve yurt dışında hak ettiği ilgiyi görmüyor. Bunun en büyük sorumlusu ise biziz. Üreticiler olarak birliktelik sağlayarak iyi bir tanıtım yapamıyoruz. Mustafakemalpaşa Peynir Tatlısı’nın coğrafi işaret tescili ile ilgili yapılan yanlış girişimler nedeniyle henüz sonuç alınamadı. Mustafakemalpaşa Ticaret ve Sanayi Odası başkanlığı dönemimde yaptığımız girişimler sonrasında umuyorum kısa süre içerisinde Mustafakemalpaşa’ya bu değeri tescillettirip, kazandıracağız. Gelecekle İlgili Hedefleriniz ve Planlarınız Neler? Ülkemizin bulunduğu jeopolitik konum gereği uçak ile 2 saatte 2 milyar insana ulaşma imkanı bulunuyor. Bu coğrafyanın avantajlarından yararlanarak ürettiğimiz ürünü bu insanlara tanıtıp, onların beğenisine sunmaktan ziyade onların neyi tercih ettiğini ve tükettiğini tespit ederek bunları üretmeyi hedefliyoruz. Seyahatlerimde edindiğim izlenimlerde özellikle Amerika ve Avrupa ülkelerinde şerbetli tatlı kültürünün olmadığını gördüm. Sadece İspanya ve Sırbistan gibi bazı ülkelerde sınırlı sayıda şerbetli tatlı tüketimi var, bu nedenlerle talebe yönelik tatlı ve unlu mamullerin üretimi ve üretimde otomasyon önceliklerimiz arasında. Bu hedeflerimizi yakalamak adına ise gerek teknoloji gerekse de kültürel olarak çalışmalarımız her zaman devam ediyor.

Editör: Haber Merkezi