Yer kabuğunun kırıklarla parçalanarak ayrı kıtalara bölünmeye başladığı 'Mezozoik Zaman'dan günümüze gelen Ayvaini Mağarası, 1970 yılında 3 kişilik bir İspanyol ekip tarafından Bursa'da keşfedildi.
Olağanüstü sarkıt ve dikitlerle kaplı, duvar damlataşları, sulu damlataş havuzları ve gölcükleri, el değmemiş yapısıyla gerçek bir doğa harikası olan Ayvaini Mağarası, özellikle mağaracı ve dağcı keşif tutkunlarının uğrak yeri olsa da ne yazık ki turizmden hak ettiği payı alamıyor. Ayvaköy Muhtarı Hüseyin Otman, "3-4 yıl önce şehir yetkilileri buraya geldiler. Kendilerini halatlarla mağaraya çıkardık, gezdirdik, çok beğendiler. En yakın zamanda mağaraya çıkan yola merdiven yapılacağını söylediler. Ancak hiç kimse hiçbir çalışma yapmadı. Arap turistler geliyor
yolu gören geri dönüyor" dedi.
Güney Marmara Bölgesi'nin en uzun yeraltı geçidi olduğu belirlenen mağaranın ikinci ağzı ise Mustafakemalpaşa'ya bağlı Kazanpınar ve Doğanalan köyleri arasında.
Hidrolojik olarak etkin durumda olan mağaranın Ayva Köyü'ndeki ağzından yeraltı suları çıkıyor. Uzunluğu 5,5 kilometreyi bulan mağaranın içinde yer yer 3-4 metreye ulaşan 60 adet gölcük yer almakta, mağaranın çıkışındaki gölcüğün uzunluğu ise 400 metreyi bulmakta. Su seviyesi ise mevsimsel etkilerle değişmekte. Yaz aylarında yürüyerek gezilebilen mağaraya kış aylarında ise sadece şişme botlarla girilebiliyor.
Bursa, Türkiye'nin en uzun altıncı mağarası olan Ayvaini Mağarası'na ev sahipliği yapıyor. Ayvaini Mağarası, Uluabat Gölü yakınlarındaki köylerden biri olan Ayva Köyü'nde yer alıyor. 1970 yılında keşfedilen bu eşsiz mağarayı görmeye gelen ziyaretçilerin çoğu ulaşım sıkıntısı yüzünden göremeden geri dönüyor. Bölge halkı ise mağaranın turizmden hak ettiği payı almasını istiyor.