MUSTAFAKEMALPAŞA

Toprağı korursan yaşamı da biyolojik çeşitliliği de korursun

Erozyonla Mücadele Haftası’nda TEMA Vakfı, erozyon kaynaklı toprak bozulumunun biyolojik çeşitliliğe olan etkisine dikkat çekiyor. Vakıf, hafta boyunca tüm Türkiye’de toprak ve biyolojik çeşitlilik temalı eğitim ve etkinlikler düzenleyecek. TEMA Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Deniz Ataç, sunduğu birçok ekosistem hizmetinin yanında, toprağın biyolojik çeşitliliğin dörtte birine ev sahipliği yaptığını belirterek, erozyona karşı toprağı koruyan uygulamaların önemini vurguladı.

Abone Ol
Toprak, biyolojik çeşitliliğe ev sahipliği yapan bir doğal varlıktır Toprağın, milyonlarca canlı varlığın yaşadığı ve etkileşim içinde bulunduğu bir ekosistem olduğuna dikkat çeken Ataç, “Toprakta sadece çok sayıda canlı bulunmakla kalmaz, aynı zamanda bu canlılar çok fazla çeşitlilik de gösterir. Toprak biyolojik çeşitliliğini oluşturan bu organizmalar yaşam döngülerini, toprak içinde ya da toprak yüzeyindeki üst toprak katmanında geçirirler. Ne yazık ki erozyon, toprak biyolojik çeşitliliğine ev sahipliği yapan, organik madde açısından toprağın en değerli kısmı olan üst toprağın taşınmasına ve kaybına sebep oluyor. Kısacası toprak çeşitliliğini, üretkenliğini kaybediyor ve geleceğin gıda güvenliği riskini artırıyor” diyerek, tarımsal ürünlerde erozyon kaynaklı üretim kaybının %50’lere ulaşabildiğini belirtti. Ataç, “Ormansızlaşma, meralarda aşırı otlatma ve toprak koruma tedbirleri alınmaksızın yapılan tarım uygulamaları erozyonun en temel sebeplerini oluşturuyor. Arazi tahribatına neden olan bu faaliyetlerin iklim değişikliğinde de önemli rolü bulunuyor. Atmosferdeki karbon birikiminin %23’ü arazi tahribatından kaynaklanıyor. Buna karşılık iklim değişikliği ile mücadelede, toprak karbon stoğunun korunması ve artırılması en etkili yollardan birini oluşturuyor. Bu anlamda tahrip olmuş orman ekosistemlerinin restorasyonu, mera ıslah çalışmaları ve toprak dostu sürdürülebilir tarım uygulamalarının yaygınlaşması, erozyonla mücadele kadar doğrudan gıda güvenliğinin sağlanması ve iklim değişikliğiyle mücadele için de büyük önem taşıyor” dedi.