Özdemir yazısında geçmiş dönemlerde ilçede yaşanan büyük depremlere dikkat çekerken, aktif bir fay hattı üzerinde bulunan Mustafakemalpaşa'da neler yapılması gerektiğini maddeler halinde açıklandı;
İşte Erol Onur Özdemir'in kaleme aldığı yazısı;
Geçtiğimiz hafta Ege Bölgesi ve Bursa’da meydana gelen depremler, uzmanların Marmara’da beklenen büyük deprem konusundaki uyarılarını yeniden gündeme getirdi. Bu uyarıların odağındaki yerlerden biri de Mustafakemalpaşa. Özellikle eski yapıları ve aktif fay hatlarıyla dikkat çeken ilçe, büyük bir depremin ciddi risklerini taşıyor.
Tarihe Geçen "Küçük Kıyamet" Depremi
Mustafakemalpaşa, tarih boyunca depremlerin etkisi altında kalmış bir bölge. İlçede yaşanan en büyük deprem, 1855 yılında meydana gelen ve "Küçük Kıyamet" olarak adlandırılan 7.5 büyüklüğündeki depremdi. O dönemde yaklaşık 300 kişi hayatını kaybetmiş, birçok yapı büyük zarar görmüştü. Bu olay, ilçenin deprem geçmişine dair önemli bir hatırlatma olarak hafızalarda yerini koruyor.
Fay Hatları ve Eski Yapılar Büyük Tehlike Oluşturuyor
Mustafakemalpaşa’nın en büyük risklerinden biri, ilçenin merkezinden geçen fay hattıdır. Bursa Caddesi, Balıkesir Caddesi ve Şeyhmüftü Mahallesi gibi bölgelerdeki yapı stoğunun büyük bir kısmı eski ve dayanıksız binalardan oluşuyor. Bazı yapılar 50-60 yıllık geçmişe sahip, bu da depreme dayanıklılık açısından büyük bir sorun teşkil ediyor. Deprem anında bu yapıların yıkılma riski oldukça yüksek.
Kentsel Dönüşüm Gündemde Ama İcraat Yok
İlçede kentsel dönüşümle ilgili yıllardır farklı siyasi yönetimler tarafından açıklamalar yapılsa da, şu ana kadar somut bir adım atılmadı. Halk, kentsel dönüşümün bir an önce başlatılmasını bekliyor. Depreme dayanıklı yapıların inşa edilmesi, olası bir felaketin önlenmesi için kritik bir adım olarak görülüyor.
Felaketin Önüne Geçmek İçin Acil Çözüm Şart
Uzmanlar, Marmara’da büyük bir depremin kaçınılmaz olduğunu belirtiyor. Bu durum, Mustafakemalpaşa için ciddi bir tehdit oluşturuyor. İlçede kentsel dönüşüm çalışmalarının acilen başlatılması ve dayanıklı yapıların inşa edilmesi, muhtemel can ve mal kayıplarını en aza indirmek için hayati önem taşıyor.
Deprem riskiyle yüz yüze olan Mustafakemalpaşa, bir an önce harekete geçilmesini bekliyor. Alınacak önlemler, ilçenin geleceğini güvence altına almak için atılacak en önemli adımlar arasında yer alıyor
Geçmiş yıllardaki 2 depremi anımsayarak , ilçemizden geçen fay hattını düşünecek olursak “Bu fayların daha büyük deprem üretme potansiyelleri var ve bunu artık idrak etmeliyiz.
Yer bilimcilerin zaman zaman deprem riski nedeniyle dikkat çektiği Bursa’da büyük deprem beklendiği uyarısı sürekli yapılıyor.
Mustafakemalpaşa-Orhaneli Fay zonuna bakarsak buradaki fayların büyük deprem üretme potansiyeli olduğunu biliyoruz.Bursa, Gazioluk-Orhaneli’nde 4,1 deprem oldu. Hemen Bursa’nın
güneyindeki Mustafakemalpaşa-Orhaneli Fay zonu bölgesinde oldu. Zon doğrultu atımlı ve sağ yönlü. Bu fayların daha büyük deprem üretme potansiyelleri var. Bakınız Bursa ve yöresindeki 1855, 1857, 1953, 1954 depremleri.”
Bu bilgiler ve tecrübe doğrultusunda alınacak önlemleri şu şekilde sıralayabiliriz.
* İnsan merkezli, ilgili meslek odaları, yerel yönetimler ve halkın katılımı ile stratejiler gerçekleştirilmeli.
* Mevcut yapı stokları iyileştirilmeli, onarılmalı ve güçlendirilmeli, yeni yapılacak olan yapılar bilimin, tekniğin ve mühendisliğin ortaya koyduğu ilkelere göre üretilmeli.
* Yeni yapılan ve yapılacak yapıların yeterli ölçüde mühendislik hizmeti alması ve denetlenmesi zorunlu olmalı.
* Yerel yönetimlerin jeolojik-jeoteknik etüt birimleri kurmalı, jeoloji mühendisleri yapı denetim sistemi içinde yer almalı.
* Ruhsatlarda mühendis-mimarların imzası ve ruhsat projeleri odaların denetimine bağlı olmalı.
* "Ulusal Deprem Stratejisi ve Eylem Planı 2011-2023" TMMOB`nin görüşleri alınarak yeniden düzenlenmeli.
* Sağlıklı ve güvenli yapılar üretebilmesi için hazırlanacak imar planlarında yer seçimleri doğru yapılmalı (jeolojik yönden sakıncalı alanların belirlenmesi heyelan, fay, sıvılaşma vb.) jeolojik koşullar ortaya konmalı, yapının oturduğu zeminlerin parsel bazında jeolojik-jeoteknik özellikleri belirlenmeli ve buna uygun projeler üretilmeli.
